Sosyal medyanın gücü bilgiyi paylaşma aracından toplumu yönlendirme silahına dönüşebilir. Dikkatli bir izleyici olmalı ve takip ettiğimiz yolun bizi nereye götürdüğünü sık sık sorgulamalıyız.
Sosyal medya, kelimelerin gücünü yepyeni bir boyuta taşıdı. Bir dokunuşla milyonları etkileyebilir ve bir yanlışla da milyonları yanıltabilirsiniz.
Sosyal medyada yer alan etki ajanları, toplumun dikkatini çekmek, görüşlerini etkilemek ve hatta ülke gündemini değiştirmek için çeşitli yollar kullanırlar.
Kimi zaman din adamları gibi dini bir perspektiften, kimi zaman sanatçı gibi sanatsal bir bakış açısından ve kimi zaman da siyasetçi gibi politik bir yaklaşımla amaçlarını gerçekleştirmeye çalışırlar.
Etki ajanlarının amacı geniş bir izleyici kitlesi üzerinde etki yaratmak ve tartışmaları tetiklemektir.
Sosyal medyanın yaygınlaşmasıyla birlikte hem bireylerin hem de kurumların iletişim stratejileri büyük ölçüde değişti.
Özellikle Instagram, Twitter (X), Facebook, TikTok ve YouTube gibi popüler sosyal medya uygulamaları milyonlarca insanın günlük yaşamının önemli bir parçası haline geldi. Sosyal medya üzerinden yayılan içerikler, toplumun düşünce yapısını, kültürel normlarını ve siyasi görüşlerini şekillendirmede önemli bir rol oynar.
Sosyal medyada etki ajanlarının nasıl etki yarattığını anlamak için öncelikle ajanların kimliklerine ve yöntemlerine yakından bakmamız gerekiyor.
Toplumun sinir uçlarına, millî ve dini değerlerine saldırarak halkı galeyana getirip kendilerine biçilen misyonu uygularlar. Tartışma yaratmak görevleri olduğundan yedikleri küfür, işittikleri hakaretler ile mutlu olurlar…
Neden mi?
Hukuk bürolarıyla anlaşıp küfür, hakaret ve tehdit edenlere de tazminat davası açıp ek gelir elde ediyorlar da ondan!
Din Adamları
Sosyal medyada din adamları, dinin gücünü kullanarak toplumu etkilemeye çalışırlar. Dini öğretileri yorumlarlar ve sosyal medya üzerinden paylaşarak takipçileri üzerinde dini bir etki yaratmayı amaçlarlar. Özellikle dini inançlarının gücünü arkalarına alarak çeşitli konularda toplumsal bir etki yaratırlar.
Örneğin, bir din adamı sosyal medya üzerinden toplumsal bir sorunla ilgili açıklama yaparak gündeme getirebilir ve toplumun bu konuda farkındalık kazanmasına katkı sağlayabilir. Ya da din kisvesi adı altında vatan, millet ve devlet düşmanlığını da körükleyebilir.
Sanatçılar
Sanatçılar, sanat ve kültür alanında etkileyici aktörler olarak sosyal medyayı kullanırlar.
Müzisyenler, oyuncular, ressamlar, yazarlar ve diğer sanatçılar yaratıcılıklarını kullanarak izleyicileri etkileyip sanatsal bir çerçevede toplumsal meselelere dikkat çekebilirler. Özellikle genç nesil için büyük bir ilgi ve etki potansiyeli taşırlar.
Sanatsal ifadeleriyle toplumsal değişim hareketlerine katkı sağlayabilirler.
Sanatçı kimlikleriyle bölücü faaliyetler de bulunup çiçekleri, böcekleri ve hayvanları paylaşarak ne kadar da hümanist olduklarını vurgulayıp toplumun gözünde bölücülüğü, terörizmi ve teröristi normalleştirirler.
Etkiledikleri genç kitleye devlete, millete ve kurucu değerlere küfür etmenin muhalefet etmek olduğunu aşılarlar.
Siyasetçiler
Siyasetçiler, sosyal medyayı siyasi amaçları için etkili bir platform olarak kullanırlar.
Kampanya dönemlerinde veya günlük siyasi tartışmalar sırasında siyasetçiler sosyal medyada kendi görüşlerini, siyasi önerilerini ve parti hedeflerini anlatarak seçmenlerin dikkatini çekmeye çalışırlar.
Ayrıca siyasi liderler ve hükümet yetkilileri kamu politikaları hakkında bilgi verme ve vatandaşların sorularını yanıtlama amacıyla sosyal medyayı kullanırlar.
Yeri geldiğinde devleti biz kurduk deyip rant için devleti yıkmaya çalışanlara selam çakmayı da ihmâl etmezler.
Sosyal medya etki ajanlarının ortak özelliği geniş bir takipçi kitlesine sahip olmaları ve kitlenin dikkatini çekebilmek için özgün, ilgi çekici ve kutuplaştırıcı içerikler üretebilmeleridir.
Sosyal medya etki ajanları dikkat çekici başlıklar, görsel içerikler, videolar, hikâyeler ve canlı yayınlar gibi farklı içerik türlerini kullanarak takipçilerinin ilgisini çekmeye çalışırlar.
Etki ajanları ayrıca sosyal medya algoritmalarını da ustalıkla kullanarak daha fazla erişim elde etmek için uğraşırlar. İçeriklerini paylaşım saatleri, etiketleri ve anahtar kelimeleri hedeflenen kitlelere uygun şekilde optimize ederek daha fazla izlenme, beğeni ve paylaşım elde etmeyi hedeflerler. Böylece mesajlarını daha geniş bir kitleye ulaştırabilirler.
Sosyal medya, dünyanın en hızlı akıp giden nehridir; etki ajanları da bu nehirde dolaşan renkli teknelerdir. Nehrin sularının gerçek mi yanıltıcı mı olduğunu anlamak da izleyiciye düşer.
Sosyal medya etki ajanlarının faaliyetleri sıkça tartışma konusudur. Gerçeklikten uzak veya yanıltıcı bilgileri yayarak toplumu yanıltabilir ve hatta tehlikeli sonuçlara yol açabilirler.
Bu nedenle sosyal medya platformları, sahte haberler ve yanıltıcı içeriklerle mücadele etmek için çeşitli önlemler almıştır. Fakat bu yeterli değildir. Kullanıcıları dezenformasyona karşı dikkatli olmaları konusunda uyarmaları ve içerik doğrulama hizmeti vermeleri gerekmektedir.
Sosyal medya doğruların değil, popülaritenin etkili olduğu bir dünyadır. Unutmamalıyız ki her tıklama bir iz bırakır ve her iz bir etki yaratır.
İki kekliğin bir kayada mı öteceğini yoksa iki yiğidin meydana mı çıkacağını hakiki Tosun Paşa bilir!..
Not: 18 Kasım Cumartesi günü Çankaya Belediyesi, Çayyolu Semt Yerleşkesi’nde buluşalım.
“Borsa Yatırımcısı Olmak – Kim Korkar Borsadan” kitabım da ilk defa okurlarla buluşacak.
Görüşmek üzere…